Fırat

FIRAT, 1972 yılında plastik inşaat malzemeleri alanında üretim yapmak üzere kurulmuştur. Her zaman kaliteli üretim ve kaliteli ürün çeşitliliği ilkesiyle yola çıkan Fırat, Türkiye'de yıllar süren ciddi atılımlar sonucunda hem sektörün lider kuruluşu hem de sektörün ihracat lideri olmayı başarmıştır.

Fırat, plastik esaslı ürünleriyle inşaat, tarım, otomotiv, medikal, beyaz eşya gibi çeşitli sektörlere yönelik üretim yapmaktadır. Bu sektörlere yönelik üretimlerini, İstanbul-Büyükçekmece ve Ankara-Sincan'daki toplam alanı 650.000 m2'yi bulan modern fabrikalarda gerçekleştirmektedir. Fırat, Avrupa'nın en büyük 3 plastik üretim kompleksinden birine sahiptir.

Bugün V-Era ile, sabah alınan siparişin aynı gün planlanıp üretilmesi, her gün 100'ün üzerinde kamyon ve tır sevkiyatı yapılabilmesi sağlanmaktadır.

İstanbul Sanayi Odası'nın 2008 yılında yaptığı araştırmaya göre Fırat, Türkiye'nin 500 büyük sanayi kuruluşu arasında 46. sırada yer almaktadır. Fırat, aynı listenin özel sektör sıralamasında ise 42.'dir. T.C. Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı 2008 yılı Kurumlar Vergisi sıralamasına göre Fırat, Türkiye'nin en çok vergi veren 80. kuruluşudur.

Teknosol' un tamamen kendi insan kaynakları ile ürettiği Vera ERP, Fırat Plastik 'in yatay ve dikey büyüme hızına tam anlamıyla hizmet vermektedir. Fırat Plastik Teknosol' un birinci kuşak ERP yazılımı uzun süre kullanmıştır. Geçmiş dönemde aldığı hizmet memnuniyetini ile Teknosol' un ikinci kuşak ERP projesiyle devam etme kararı almıştır.

Onbinlerce farklı stok, binlerce bayi, yüzlerce çalışanın tedarik, üretim ve teslimat arasında mükemmel uyumu sağlamak sadece ERP yazılımı ile sağlanabilir.

Fırat'ı bugün sektör lideri yapan nedenlerden biri de başta Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Nevzat Demir olmak üzere tüm çalışanların ERP sistemine dolayısıyla Vera ya inanmaları ve güvenmeleridir. Firma içinde Vera bilgi tabanı kaynakları taşımayan rapor üretilmemektedir.

Her vardiyada yüzlerce ürüne iş emri verilmekte ve gerçekleşen sonuçları otomatik olarak sistemden alınarak makine ve performans verimliliği en üst düzeyde tutulmaktadır.

Bugün V-Era ile, sabah alınan siparişin aynı gün planlanıp üretilmesi, her gün 100'ün üzerinde kamyon ve tır sevkıyatı yapılabilmesi sağlanmaktadır. Her vardiyada yüzlerce ürüne iş emri verilmekte ve gerçekleşen sonuçları otomatik olarak sistemden alınarak makine ve performans verimliliği en üst düzeyde tutulmaktadır. Fırat, V-Era ERP projesinin tüm modüllerini etkin olarak kullanmaktadır. Şirket bünyesindeki her bir departmanın işlem hacmi nedeni ile ayrı bir firma büyüklüğünde olması tüm işlemlerin bilgisayar ortamında ve kontrollü yapılmasını gerektirmektedir. Oluşturulan güçlü veri ambarları güvenilirliği sayesinde, yönetimin aldığı stratejik kararlara destek olmaktadır.

Fırat Plastik ERP kaynaklı tüm hizmetlerini Teknosol üzerinden almaktadır.

Teknosol: Mehtap hanım merhaba, şu anda altyapı satış müdürü pozisyonundasınız. Fakat geçmişe baktığımızda Fırat'taki stratejik noktaların pek çoğunda da müdürlük yaptınız ve halen danışman olarak destek veriyorsunuz. Bu endüstri mühendisliğinin bir kaderi midir? Yoksa sizden kaynaklandığını düşünebilir miyiz?

Mehtap Uluceviz : Öncelikle teşekkür ederim. Bu endüstri mühendisliğinin kaderi mi çok bilemiyorum, tabi ki kişisel özelliklerinde etkisi vardır, ama endüstri mühendisliğinde mühendislikle işletme bilimi arasında biraz daha orta bir mühendislik dalı olduğu için işletme ile ilgili konularında ağırlıkla işlendiği ve öyle bir formasyonunda katıldığı bir mühendislik dalı bunun tabi çok önemli etkisi var ama tabi bunun üzerine de ilaveler koymak lazım sizde biliyorsunuz ki ben bunun üzerine bir işletme iktisadı eğitimi almıştım, onun üzerine pazarlama konusunda bir işletmecilik genel mastırı şeklinde yaptım sonra da pazarlama konusunda halen doktora yapmaktayım, o da devam etmekte tabi burada bu tür çalışmaları eğitimle birlikte destekleyerek oluyor yani salt endüstri mühendisliği değil ama bir baz teşkil ettiği söylenebilir.

Teknosol: Evet, planlama departmanına baktığımızda sizin de orijininiz planlama departmanı. Bugün bu planlama departmanından çıkan birçok arkadaş üst noktalarda yönetici vasfını kazanmış. onların hepsinin endüstri mühendisi olması, her halde aslında bir şans da denemez buna.

Mehtap Uluceviz : Yok tabi ki şans denemez ama tabi burada Fırat Plastiğin de çok önemli bir fonksiyonu var, bizim burada kurduğumuz planlama ve koordinasyon departmanı yani benim ilk şekillendirdiğim o departman aslında hem bir eğitim hem de kilit nokta yani bütün raporların üretildiği bütün yorumlamaların yapıldığı sizinle çalışmalarımızdan dolayı da çok yakinen biliyorsunuz. Aslında tüm kararların alt yapı raporları orada şekillenen bir departmandı. Bende dahil olmak üzere tabi ki orda yetişen arkadaşlarım diğer bir başka departmana zaten hazırlıklı donanmış bir şekilde geçebiliyor ve her biri de gayet başarılı şu anda bütün stratejik konularda da oradan yetişmiş müdür arkadaşlarımız çok başarılı bir şekilde faaliyetini götürüyor.

"Şirketin başındaki kişinin ERP çözümüne inanması gerekir. Proje liderinin bu konuda dirayetli olması çok çok önemli yoksa çok fazla gelgitler yaşanıyor. O zaman da proje belli bir şekilde oturtulamıyor."

Teknosol: Daha önceleri yabancı bir ERP paketiyle çalıştığınızı biliyoruz. Şu anda da yerli bir ERP paketi olan Vera ile çalışıyorsunuz. Bunun ilk yapılanma noktasından başından beri, kurulum noktasından beri de var olan bir kişisiniz. bir karşılaştırma yapabilir misiniz? Yani yabancı bir paketle yerli bir ERP paketi, yabancı bir paketle Vera' yı, bunları bir karşılaştırma imkanınız var mı acaba?

Mehtap Uluceviz : Var tabi ki daha öncede ben, sizin de belirtmiş olduğunuz gibi evet bir yabancı kaynaklı ERP paketi ile çalışmıştım. Şimdi ikisinin de bir takım avantajları ve dezavantajları var açıkçası. Vera' nın en önemli avantajı tabi birlikte geliştirebilmek ve biraz daha bize uygun daha kendimiz de ifade edebildiğimiz bir takım şeylere daha fazla ulaşabildiğimiz bir program haline geliyor. Sizinle de birlikte de yani kendimize biraz daha uygun yapılmış biraz daha tailor diyebiliriz, o hale geliyor. Ama yabancı bir paket programda tamam çok geniş parametre kaynakları var tabi ki çok çeşitli her yöne yönelik yapılmış o paket programlar dolayısıyla parametreler içersinde boğuluyorsunuz. Ve kurulumları onun için çok uzun süre alıyor. Bu kurulumları yaptığınızda da geri dönüşleri de çok fazla zorlanarak oluyor. Yani kurulumu yapıyorsunuz bir parametreleri kuruyorsunuz ona göre, tamam bizim bunlar istediğimiz diyorsunuz ama bir bakıyorsunuz eksik kalmış. Yabancılara ulaşmak bu konuda her hangi bir şeyi ilave edebilmek eğitim kısmı implementasyon süreci yani gerçekten o süreç çok çok zahmetli ama o tür paketlerin en büyük avantajı şu ki ben her zaman onu belirtirim; Bir size bir ufkunuz yani düşünemediğinizin ötesinde de o kadar seçenekle tabi her sektör her işletmeyenin de oluşabileceği genellemeyi uygun yapıldığı içinde çok geniş bir ufuk oluşuyor. Ama işte bazı şeylerin hani bu kadar geniş ufuk olunca da kullanılmakta zorluğu biraz daha zor olabiliyor. Benim gördüğüm benim yaşadıklarım en azında o şekildeydi. Yani onunla ilgili söyleyebilirim ama biz Vera'da işte sizinle birliktede de işte gerek geliştirmeler gerek yani bir takım genellemelerede gitmek ama bunlar hep daha kendi çerçevemizde olduğu için biraz daha kolay biraz daha anlaşılır eğitimi daha kolay işte arkadaşlarımıza öğretip hatta işi yapanları da olaya katarak geliştirme kısmında olduğumuz için biraz daha bize uygun olduğu söylenebilir. Ve onun içinde tabii implementasyon süreçleride çok daha kısa oluyor.

"Bir evrensel projeyi alıp senelerce uyarlamaya uğraşıp ondan sonrada yarı yolda nefesinin kesilip kalınması yerine daha sistematik çözümlerle götürülmesi taraftarıyım profesyonel olarak."

Teknosol: Peki hazır kurulum demişken de ERP yapısını kurmak için aşılması gereken temel yapı taşları sizce nelerdir?

Mehtap Uluceviz : Bu çok, bence yani çok ciddi bir konu.İlk önce firmanın gerçekten bir sistem anlayışına sahip olabilmesi ki en çok bu Türkiye'deki orta ölçekli işletmelerde en çok görülen handikap bence bu insanları bir sisteme ve o sistemin çerçevesinde çalışmayı ikna edebilmek aslında ona ulaşıldığı takdirde sizinde çok net bildiğiniz bizim bir programa adapte ederken baştan hemen itirazlar yükselir, hayır işte değişmeye karşılıktır filan ama kullanmaya başladıktan sonra ve alıştıktan sonra da o çünkü yenilik düşünün bir operatöre yeni bir şeyi yaptırmaya çalışıyorsunuz. Yeni gördüğü için asla ret direk ret değil hatta ama daha sonrasında da onu kullandığı zamanda ona alışkın olunca da iyi ki evet bu çok kolaylaştırmış şeklinde bakış açısı var. İşte burada en önemlisi o süreci aşabilecek dirayetli yöneticilerin bulunabilmesi, gerçekten o süreç biraz sancılı olabiliyor. Bütün firmalarda da gidip gelmelerin geriye gitmelerin bu implementasyon süreçlerin çok uzamasının filan hep en önemli kısmı bu diye düşünüyorum. Süreleri uzatan insanları hatta yanlışlara sürükleyen de bu bir şeye adapte olmanın zorluğu.

Teknosol: Peki bütün bu zorluklar Fırat Plastiğin sektördeki yerini dikkate alırsak yani uzun süredir Fırat Plastik ilk elli firma içersinde ufak aşağıya inip çıkabiliyor. Diğer firmaların pozisyonuna göre zaten ilk on firmayı standart gibi görebiliriz Bunların bir kaçı kamu kuruluşu Peki Fırat Plastik ERP paketini verimli olarak kullanabiliyor mu? Sizin görüşünüze göre?

Mehtap Uluceviz : Şimdi ERP paketini var olabildiği ölçüde verimli kullanabildiğini düşünüyorum ben yani sonuçta tüm ERP paketleri var olan durumu sisteme yani sistemle götürebilmek ve bunun bizde de aynı şekilde daha sipariş aşamasından muhasebeleşmeye kadar otomatik olarak sistemde yapılmakta bunun muhasebeleştirilmesi hatta mizan daha sonra bilançodur. Tamamen sistemden otomatik olarak oluşturulması anlamında verimli kullanıldığını söyleyebilirim. Ama sistemde bir ERP' nin üzerinde beklentileriniz oluştuğu taktirde bunlar farklı programlarla çözülmesi gerekiyor.

Teknosol: Uzun yıllardır Teknosol ile çalışıyorsunuz. Bu projenin de aslında başında olan kişi sizsiniz. Nedenini birkaç cümle ile açıklayabilir misiniz? Neden Teknosol neden Vera ?

Mehtap Uluceviz : Şimdi biz Fırat Plastik olarak gerçekten hani bu yıllardır işte belli bir büyüklüğe ulaştık o büyüklükte de biz hep burada çalıştığımız partner firmalarla hep birlikte geldiğimizi düşünüyorum Teknosol ve sizlerle de bu işin en başında birlikte yola çıkmıştık ve her gelişmeyi birlikte yaparak bu güne kadar getirdik onun için sizlerle çalışmaktan da çok keyifli çalışmalar yaptığımızı da düşünüyorum. Çalışmaktan oldukça memnunuz her hangi bir problem olmadığı müddetçe hepimiz maliyeti verimliliği bilen insanlarız çok büyük bir problem çıkmadığı müddetçe aynı insanlarla bir birini tanıyan sistemi bilen var olan sisteme daha kolay çözümler üretebileceği firmalarla götürülmesi taraftarıyım. Bunlar uzun soluklu projeler böyle bir günden yarına hemen değiştirebileceğiniz işler de çok olduğuna inanmıyorum. İşte sürekliliğin başarının önemli kısıtlarından birisi olduğuna da açıkçası inanıyorum, süreklilik önemli.

Teknosol: Şimdi siz ERP seçimini yaptınız, fakat ERP seçimi yapmak gerçekten çok zor bir olay tecrübelerinizi hani göz önünde bulunaraktan, daha evvelden çalıştığınız firmalar kullandığınız projeler, buradaki tecrübeleriniz, başka firmalardan duyduklarınız. ERP seçimi yapacak firmalara birkaç öneriniz olabilir mi? Nelere dikkat etmesi gerekir sizce yani aslında dikkat edecek belki onlarca yüzlerce parametre var ama temel taşları olarak belirleyeceğiniz şu şeyler bi aklınıza ilk gelen birkaç taneyi örnek verebilir misiniz?

Mehtap Uluceviz : Burada en önemli söyleyeceğim şey şu: Her firmanın bir kültürü vardır. Bir yapısı vardır, bir organizasyonel kültürü vardır. Bu kültüre uygun yapıda programları seçmek önemli yani şimdi böyle organizasyon kurum kültürü filan dediğimizde biraz kavramlar havada uçuşuyor, olabilir ama bir insanın nasıl bir kişiliği bir kimliği varsa her şirketin de bu şekilde bir karakteri bir dokusu vardır. Yani paket seçerken buna çok dikkat etmek gerekiyor. "Şu firmada çok başarılı olmuş" bir paketten veya "Herkeste şunlar çok moda, çok biliniyor" denilen ERP çözümlerinden daha ziyade mesela, firmanız çok işte oturmuş bürokrasisi yürüyen işte böyle şey bir firmaysa daha büyük parametreleri daha çözümlü programlara bakabilirsiniz. Ama dinamik Türkiye şartlarında daha kolay karar alınması gereken kısa implementasyonlar gerektiren hızlı hareket etmenizi gerektiriyorsa daha küçük ve size daha özel çözümlere gidilmesini öneriyorum. Yani firmalar kendilerine uygun çözümleri ve bir çok alternatifle görüşmeleri lazım çünkü çok önemli bir seçim zamanıdır o. O noktalarda da kendilerine en uygununu ve ulaşabilecekleri çünkü bu ERP paketlerinde şey çok önemlidir, yani bire bir karşınızda muhatap bulmanız gerekiyor. Her an değişen insanlarla muhatap olduğunuzda sistemi yürütmeniz çok daha zor olur. O yüzden ERP paketleri Türkiye'de artık oldukça mesela Verada bunlardan biri başka paket programlarda var. Onun için yerelde bulunulmasını da ben açıkçası taraftarım profesyonel olarak. Türkiye'de bu konu bayağı gelişti. Programcılık konusunda arkadaşlarımız gelişti. Bir sürü yerli seçenekler de var bunları da bir değerlendirmeye almalarını çok çok öneriyorum bütün firmalara açıkçası. Yani çünkü artık ERP paketleri işte var olan sistemleri bunlar çok denenmiş oturmuş projeler artık daha sisteme uygun küçük çözümlerle yani şirkete uygun yerel firmalar bu konuda daha başarılı da olabildiklerini de düşünüyorum. Bir evrensel projeyi alıp senelerce uyarlamaya ulaşıp ondan sonrada yarı yolda nefesinin kesilip kalınması yerine daha küçük sistematik çözümlerle götürülmesi taraftarıyım profesyonel olarak.

Teknosol: Peki ERP projesini seçtik ama bir de bunun en önemli kısmı da seçildikten sonra o projenin şirket içerisinde yürütülmesi var. Onu da dirayetli bir proje sorumlusu mu diyelim ona, dirayetli proje sorumlusuna ihtiyaç oluyor. Nasıl bir özellikler olmalı bu kişide sizce yani en üst düzeyde mi olmalı? Orta düzeyde mi olmalı?

Mehtap Uluceviz : Şimdi Türkiye'de ilk böyle hani kalite ISO belgeleri ISO 9000 belgeleri alınırken bu kalite departmanları kalite güvence departmanları kurulduğunda mesela, ISO 9000 en önemli kriterlerden biri bunun kurulmasında genel müdüre direkt bağlı proje sorumlusunun olmasıydı. Bu iş de aynı bu şekildedir. Yani şirketin başındaki kişinin bu sistem çözümüne inanması gerekir her şeyin sisteme alınması gerektiğine inanması gerekir ve bunu proje liderine bu yetkiyi vermesi gerekir. Ve proje liderinin gerçekten bu konuda dirayetli olması çok çok önemli, yoksa çok fazla gelgitler yaşanıyor. O zamanda proje belli bir şekilde oturtulamıyor.